Eymen Cevad el Temimi'den bir makale...
Bu yazı aslına sadık kalmaya çalışılarak çevrilmiştir. Hiçbir yazının içeriğinin %100 doğru olduğu düşünülmemelidir.
Bugünlerde Haziran ayında rejimin Ermeni kasabası Kassab'ı geri alması gibi bir ilerlemesine rağmen kontrolü dışında olan kuzeydoğu Lazkiye'den bugünlerde nisbeten az haber geliyor. Bununla beraber cihadi grupların takipçileri(gözlemcileri) için buralar muhacirlerin mekanı olduğu için önemli. Örneğin şu anda bağımsız cihadi koalisyon Cephet Ensarul Din'in bir parçası olan Faslı grup Harakat Şam el İslam bölgedeki yerel halka davet çalışması yürütüyor. Burası ayrıca Ceyşu Muhammed in Bilad el Şam'ın(Ebu Ubeyde el Mısri liderliğindeki) İslami Cephe tarafından Azaz'ı terke zorlandıktan sonra geldiği yer. Kuzeydoğu Lazkiyenin muhacirlerin bir toplanma yeri olarak süren önemini gösteren bir diğer olay da Cemaat Cündul Kafkas'ın ortaya çıkışı.
Cemaat Cündul Kafkas bir diğer röportajımda da bana doğrulandığı üzere Kafkas Emirliği ile bağlantılı ve ortak hareket ettiği gruplar arasında Ceyşu Muhacirin vel Ensar ve Cephet Ensarul Din de bulunmakta. Bununla beraber Cemaat Cündul Kafkas bağımsız hareket ettiğini ve bu grupların bir parçası olmadığını iddia ediyor. Bu sebebi üzerine düşünülmesi gereken ilginç bir soru. The Long War Journal'dan meslekdaşım Caleb Weiss'in de bana söylediği gibi grubun bağımsızlığı Kafkas Emirliğinin grubun bağımsızlığı ile ilgili beklentisi ile ilgili olabilir.
IŞİD ve Nusra ile bağlantılı olmayıp fitne dışında kalma yönünde olan eğilimi de dikkate alınması gereken grup Cemaat Cündul Kafkas diğer cihadi gruplarla herhangi bir problemi olmadığını iddia ediyor.
Böylelikle bir medya temsilcisi ile olan röportajımdan alıntı yaparsak: " Suriye'de herhangi bir grupla resmi bir bağlantımız yok ve hepsiyle beraber çalışıyoruz ve Ensarul Din, Nusret Cephesi ve Islami Devlet ile herhangi bir problemimiz de yok." Burada anti-fitne yaklaşımının bir yansıması olarak Nusret Cephesinin terminolojisinin aksine düşürücü bir ifade olarak Devletin Grubu yerine İslami Devlet ifadesinin kullanılmasına dikkat edin. Bu duruşa eşlik eden ifadeler grubun Facebook hesabında da görülebiliyor:
“Cemaat Cündul Kafkas Kafkas mücahitlerini İslam düşmanlarına karşı tek bir cihad bayrağı altında toplamayı amaçlayan bir Kafkas mücahit grubudur. Lazkiye'de faaliyet gösterir."
Bunda şüpheliyim çünkü röportaj yaptığım şahıs Cemaat Cündul Kavkaz'ı terk etti(etmiş biri) ve tamamen bağımsız olduğu için IŞİD hakkında çok daha olumsuz şeyler söyleyebilir. (Bu cümle tam anlaşılamadı) Gerçekten de Cephet Ensarud Din'den olan Ebu Mu'tasım el Şami (bir zamanlar Cebhet Ensaruddin'in alt grubu olan Hareket Fecrul Şam el İslamiye'nin bir üyesi olan) grubun medya ofisinden de ayrıldı ve bana rejimin ve IŞİD'in suçları ile ilgili bir oluşum kurmayı ve bunları dokümente edip suçlarını açığa çıkarmak arzusundan bahsetmişti.
Cemaat Cündul Kavkaz'a baktığımızda şu da dikkatimizi çekiyor ki grubun Facebook sayfası Nusra lideri Culani'nin son röportajına yer veriyor ama IŞİD'e ait medya içeriklerine aynı şekilde yer vermiyor. Pratikte Nusra ile ilişkilerin IŞİD ile olabileceğinden daha yakın olduğuna işaret ediyor.
An article by Aymenn Jawad Al-Tamimi....
I ask you to keep in mind that no article is %100 true.
Relatively little news comes out these days from northeast Latakia province, which remains outside of regime control despite the recapture of the Armenian town of Kassab in June. However, it is important to observers of jihadi groups as what I would call ‘the muhajireen’s hangout’. For example, the
Moroccan group Harakat Sham al-Islam- now a part of the independent jihadi coalition Jabhat Ansar al-Din- engages in da’wah outreach to locals in the area. It is also where the group
Jaysh Muhammad in Bilad al-Sham (led by Abu Obeida al-Masri) headed after being forced to leave the locality of Azaz in northern Aleppo province by the Islamic Front. The continuing importance of northeast Latakia as a place for muhajireen groups to congregate is illustrated by the emergence of Jamaat Jund al-Qawqaz (‘The Caucasus Soldiers’ Group’).
Jamaat Jund al-Qawqaz, as confirmed to me in an interview, is affiliated with the Caucasus Emirate, which also counts Jaysh al-Muhajireen wa al-Ansar of the Jabhat Ansar al-Din coalition as among its affiliates. However, Jamaat Jund al-Qawqaz also claims to operate independently and not to be part of Jaysh al-Muhajireen wa al-Ansar and Jabhat Ansar al-Din. It is an interesting question to ponder why that is so. As my colleague Caleb Weiss of The Long War Journal suggests to me, Jamaat Jund al-Qawqaz’s operating status may have to do with the Caucasus Emirate’s encouragement of group independence. In keeping with the general trend of an anti-fitna (i.e. anti jihadi infighting) stance on the part of non-Islamic State [IS] and non-Jabhat al-Nusra [JN] muhajireen groups, Jamaat Jund al-Qawqaz
officially claims to have no problems with other jihadi groups.
Thus, to quote from my interview with a media representative: “We not have a [formal] link with anyone [in Syria] but we work with all- thanks to God- and we have no problems with any of the other jihadi groups like [Jabhat] Ansar al-Din, Jabhat al-Nusra and the Islamic State.” Note the reflection of the anti-fitna stance in referring to IS as simply ad-dawla al-islamiya [‘The Islamic State’] rather than JN’s disparaging ‘
jamaat ad-dawla‘ [‘group of the state’]. Concomitant with such official anti-fitna posturing is the group’s stated aim on its Facebook page:
“Jamaat Jund al-Qawqaz is a Caucasus mujahid group aiming to gather the Caucasians in the totality under the banner of jihad against the enemies of Islam in the totality. It operates in Latakia.”
I suspect though that were my interviewee to leave Jamaat Jund al-Qawqaz and become completely independent, he might express a much more negative view of IS, which had
rejected outreach attempts by Jaysh al-Muhajireen wa al-Ansar’s Salah ad-Din ash-Shishani. Indeed, my interviewee for Jabhat Ansar al-Din,
Abu Mo’atasem al-Shami- once affiliated with Jabhat Ansar al-Din sub-component Harakat Fajr al-Sham al-Islamiya- has since resigned from Jabhat Ansar al-Din’s media office, and has conveyed to me his desire to set up an outlet to document and expose the crimes of the regime and IS (now referred to by the derogatory Arabic acronym Da3esh).
In the context of Jamaat Jund al-Qawqaz, it is also notable that the group’s Facebook page has advertised JN leader Abu Muhammad al-Jowlani’s recent interview (see below), but does not similarly advertise media content from IS, hinting that in practice, relations are closer with JN than they are or ever can be with IS.
You can find the original text in this link...
http://www.joshualandis.com/blog/jamaat-jund-al-qawqaz-caucasus-emirate-group-latakia/?utm_source=feedburner&utm_medium=email&utm_campaign=Feed%3A+Syriacomment+%28Syria+Comment%29
http://www.aymennjawad.org/15698/jamaat-jund-al-qawqaz-a-caucasus-emirate-group-in